DE BAKAYIM NİYE

Bazen insanlar soruyor neden bu kadar sitemkâr yazılar yazıyorsun, Neden bu kadar keskin ifadelerle açıklamalar yapıyorsun… De bakayım niye? Bende cevaben diyorum:

- Bu yaşıma kadar hayatta birçok insan karakteri, birçok insan milleti ile iç içe yaşadığım için kimin ne mal olduğunu az çok gözlemleme fırsatı bulduğum için.

- Erkek olsun, Kadın olsun adam yerine koyup değer verdiğim birçok insan müsvettelerinin aslında değerinin de altında bir bedeli olduğunu gördüğüm için.

- Büyük olsun, küçük olsun saygı gösterip hürmet ettiklerimin birçoğunun o saygıyı zerre miskal hak etmediğini gördüğüm için.

- Zat-ı Âlimden birkaç yaş büyük olan insan ile konuşurken bile onunla nasıl konuşmam gerektiğini, onun yanında nasıl bir hal içinde olmam gerektiğini bildiğim için.

- Zat-ı Âlimden birkaç yaş küçük olan bir küçüğüm ile konuşurken bile neyi nerde hangi dozda yapmam gerektiğini bildiğim için.

- Bazen bazı insanları gereğinden fazla gözümde büyüttüğüm için.

- Bazı kıymet verdiklerimin aslında arkamdan ne dolaplar çevirdiğini gördüğüm için.

- Bazen hakkında güzel temenniler de bulunduğum insanların bir anda kendini bulunmaz Hint kumaşı zannettiklerini gördüğüm için.

- Hele hele de hatırlayıp sorduğum mesaj attığım insanların akabinde mesajıma cevap vermeyip toplu mesaj olduğunu düşündüğü hatta ve hatta mesajı samimiyetsiz gördüğünü bildiğim için.

- Karşımda ki insanın görüşü düşüncesi ne olursa olsun sonuna kadar dinlemesini bildiğim için.

- Karşımdaki insanın görüşü düşüncesi ne olursa olsun saygı gösterilmesi gerektiğini ve aynı saygıyı bana da göstermesi gerektiğini bildiğim için.

- Ata et, İt’e ot verilmemesi gerektiğini az çok idrak edebilme kapasitesine sahip olduğum için.

- Bir dost, bir arkadaş, bir büyük ile bir mecliste konuşurken veya yemek yerken o insanın yanında başka işlerle meşgul olunmasının ona nedenli büyük bir saygısızlık olduğunu bildiğim için.

- Sevmenin, Sevginin, Aşkın sonuna kadar mücadele etmek olduğunu bildiğim için.

- Makam’ın, mevki’in şan ve şöhretin aslında geçici şeyler olduğunu bildiğim için.

- Aslında adam gibi adam olmanın ne olduğunu bildiğim için.

- İçimde herhangi bir kahpelik, fesatlık düşünmeyi beceremediğim için.

- Bazen çok şey bildiğim halde sukutun aslında en güzel cevap olduğunu gördüğüm için.

- Güzel görenin güzel düşüneceğini, güzel düşünenin ise hayatından lezzet alabileceğini bildiğim için.

…

Yazıyorum işte…

Kalemime düşüncelerime fikirlerime saygısı olsun olmasın…

Ben yaratılan her şeyi yaratanından dolayı seviyorum. Birileri bizi görsün bilsin beğensin diye değil.

Yazıyorum işte...

Bir sıkıntım bir derdim olduğu için değil. Bildiklerimi yaşadıklarımı tüm sevdiklerimle paylaşmak için.

Yazıyorum İşte..

Belki bir gün birilerine bir faydam olur diye en samimi en içten duygularımla yazıyorum…

NOT: Yazmış olduğum bu yazımda bir kişiyi veya bir zümreyi hedef olarak yazmadım. Tamamen kendi duygu ve düşüncelerimi içermektedir.

Doktor Hayat / De Bakayım Niye

Labels Bildiğim İçin, De Bakayım Niye, İnsan, Makale, Yazıyorum, Zat-ı Alim

5 yorum :

Hemşire Jamie'nin Günlüğü4 Aralık 2015 15:00
Sevgili doktor hayat,
Yazınızı okurken, insan olarak diğerlerine karşı yaptığımız bunca olumsuz davranışları birer birer özetlemeniz beni hem güldürdü hem de kara kara düşündürmedi değil. Umarım diğer okuyucu arkadaşlarda kendilerine düşen payı alır böylece da farkında olmadan yaptığımız bazı olumsuz olan davranışlar giderile bilinir. Paylaşım için teşekkürler
Yaşamı her yerde paylaşmak dileklerimle
Jamie
YanıtlaSil
Yanıtlar
Ece Evren4 Aralık 2015 17:05
Merhaba değerli kardeşim.Konu ciddi bir konu.Düşüncelerinde; yaşadıklarının ve ndan anladıklarının herkes tarafından uygulanmadığını fark etmenin hayal kırıklığı ve sitemi var.İlgi alanımızda mecburen olan,ya da kendi seçtiğimiz insanların yaşadıklarını bilemeyiz.Odak noktası ve karar mercii olursak yanılma ihtimalimiz olasıdır.Her insanın yaşadıkları diğerine hikaye gelir,zaten tam olmasa da etki alacak kadar üzülemeyiz.Tam manasıyla da anlayamayız.Bu yıpranmışlıklar karşı tarafı üzmek için asla bahane olamaz.,başa gelenlerden alınan yaraların tartılması,kıyaslanması gibi gibi bir yol yok zaten.Bu yüzden bunların tam olarak bilinmesi imkanı olmadığı için herkesin,ya da sitem ettiklerinin bu yazını değerlendirmeleri parmak izlerimiz kadar değişik olacaktır.İnsanların yaşam koşullarına ,yetiştirilmelerine ,karakterlerine ve yeterliliklerine göre son halini almış fedakarlık,minnet,empati ve saygıdan nasiplerini almışlıkları farklılıklar gösterir.Bazen bizi birisi istemeden de üzebilir,tahammül sınırlarımızı zorlayabilir.Egomuzu devreden çıkarıp ,akabinde kendimiz gibi düşünen,fikir birliğimiz olduğunu farkettiğimiz bir,ya da iki yakın hissettiklerimizle, bu etkilenmenin kritiğini yapmak iyi bir sonuç verebilir teselli olmamız adına.Ama saygısızlık ve anlayışsızlık sebepsiz bahanelerle sürüyorsa buna üzülmek,kendimizi hırpalamak yerine bizi üzen insana direkt olarak kırılma nedenimizi söylemek ,onu hem düşündürüp,hem de utanmasına bile yol açacaktır.O zaman eğer ılımlı olmaya çalışan fakat çeşitli yan etkiler sebebiyle hala inat yapar bir görüntü verip, istemeden kırıcı oluyorsa hala, onun düzelmesini temenni etmekten başka çıkar yol yoktur.İçinin bir şekilde ferah olması ve bu olanların seni ,yazmanı sekteye uğratmaması akıp giden paylaşımlarının bir miladı olması temennilerimle..Sevgim, saygılarım ve sıkıntı veren bu durumdan kurtulman dileğimle..Ece ablan.
YanıtlaSil
Yanıtlar