BİR ÜZÜM SALKIMINDA BULUNAN İKİ FARKLI ÜZÜM TANESİYİZ
Biz bir üzüm salkımında bulunan, iki farklı üzüm tanesiyiz seninle.
Sen salkımın en üsttün de ben bütün üzümlerin en altında.
Aramızda o kadar çok engel var ki aslında.
Sen salkımın yere düşüp parçalanmaması, dağılmaması için anlaşmalar yapıyorsun sarmaşıklarla…
Ben ise gözümü kapayıp atlamak, kurtulmak istiyorum bu saçma sapan durumdan.
Aramıza giren bu üzüm tanelerinin her gün biraz daha büyüdüğünü görmek…
Senin benden olgunlaştıkça uzaklaştığını bilmek, o kadar çok acıtıyor ki canımı.
ANLATAMIYORUM
Üstelik tek sorunumuz aramızdaki mesafeler de değildi biliyorsun.
Birde kendi içimizdeki çekirdekler var.
Kapkara, sep sert, lüzumsuz ama olmaması imkânsız çekirdekler.
Ben aramızdaki mesafeleri aşmayı düşünürken, sen hala o içindeki çekirdeklerle boğuşuyorsun.
Ve sadece kendine değil, hem bana hem de sana olan bu kahrolası sevgime yazık ediyorsun.
Bizim aramıza giren herkese yazık ediyorsun.
Bütün üzümlere yazık ediyorsun.
Seninle biz bir gün kapkara bir poşetin içinde buluşacağız.
Ama o gün ne senin güneşin olacak hayatında, ne benim suyum.
O gün var ya o gün, ne sen beni tanıyacaksın, hesap verme derdinden nede ben.
Evet, o gün geldiğinde vücudumuzu ısıtan bedenlerimiz veya güneşimiz değil…
Kor alevler yakacak bizi.
O gün ödeyeceğiz bu dünyada bir birimize yaptığımız bütün şerefsizlikleri...
Doktor Hayat / Karadeniz Günlükleri / Alıntı Yazılar
Belki de yere düşünce, salkım parçalara ayrılınca kavuşacaktır o üzümler..
YanıtlaSilBilmem görülmüş mü ki dünyada ayrılan parçaların bir gün kavuşacağı...
YanıtlaSilAradaki engel diğer üzüm taneleriyse evet, salkım yere düşüp dağılınca en alttaki ve en üstteki üzüm yan yana gelebilir diyorum.
Sil